"Sen adım at, ben yanındayım."

Deprem Oluyormuş Gibi Hissetmek! Hayalet Deprem Nedir?

Ülkemiz deprem kuşağı içerisinde yer alıyor ve maalesef son zamanlarda bu acı gerçekle tekrardan yüzleştik. Yaşanan bu durum hem deprem bölgesinde bulunan  hem de ülkenin geri kalan bölgelerinde yaşayan yurttaşlarımıza pek çok farklı alanda zorluklar yaşatıyor. Bu zorlukların en önemlilerinden birisi de psikolojik etkiler olarak karşımıza çıkmakta. Son zamanlarda hem depremi bizzat yaşamış kişiler hem de İstanbul, İzmir ve bunun gibi deprem riskiyle karşı karşıya olan illerimizde yaşayanlar olarak ortada objektif olarak ölçülen bir deprem olmasa bile sallanıyormuş hissini yaşamaktayız. Bu hissiyatlara hayalet deprem (phantom quake) diyoruz. Bu hayalet deprem hissiyatları korkulacak durumlar olmasada bizi rahatsız etmekteler. Gelin birlikte daha detaylı inceleyerek bu durumun gerçekleşme sebebini anlayalım ve bunun ışığında duygularımızın düzenlenmesine katkı sağlayalım.

Kulaklar, gözler, bacaklar ve ayaklar tarafından gönderilen sinyaller beynin denge sistemi tarafından analiz edilerek bizi dik tutar. Beynimizdeki denge sistemi bu analizleri zaman içerisinde hafızamıza alarak o bilgiler ışığında tahminlerde bulunur. Aynı zamanda yön, yükseklik gibi pek çok veriyi tahmin etmek için bu uzuvlarımızdan yararlanırız. Bunu biraz daha iyi açıklayabilmek adına pek çoğumuzun yaşadığını düşündüğüm bir örnek üzerinden gitmek istiyorum. Hemen hemen hepimiz bir merdiven basamağının yüksekliğini karanlık içerisinde göremediğimiz için veya herhangi başka bir sebepten dolayı tahminen adım atmışızdır. Bu durumda gün içerisinde pek deneyimlemediğimiz çekilme hissini yaşarız  Bu hisle beraber motor korteksimiz gerçek dünyanın nasıl bir yer olduğunu bildiği için duruma hızla uyum sağlar ve sizi yönlendirmeye çalışır. Bazen bu yönlendirme yeterli olmasada hayatımızın her noktasında en büyük yardımcılarımızdan birisidir aslında. Deprem gibi sarsıcı olaylarla beraber gerçek dünya algımız da geçici olarak sarsılmakta ve yine bazı noktalarda bize olağandışı hissiyatları yaşatmaktadır. Bu nedenle belki bir aracın geçmesiyle yaşanan çok ufak bir sarsılma, duyduğumuz bir ses, kısa bir an için gördüğümüz hareketli bir nesne muhtemelen aklınızda olan mini bir depremi tetikleyebilir. Bu yaşadığımız kafa karışıklığı ve endişe, bizi ara ara tetiklemekte ve her ufak sinyali abartılı bir biçimde bize sunarak önlem almamızı istemektedir. 

Peki bu durum tehlikeli mi?

Hayır. Zihinlerimiz bir süre sonra yoğun olarak yaşadığımız duyguları düzenleyip normal seyrine kavuşturacaktır. Fakat olabildiğince kısa vade içerisinde yaşadığımız duyguları düzenlemek, bu düzelme sürecini daha sağlıklı bir hale getirecektir. Yaşanan zorlukların üstesinden gelmek bazen kendi kendine gerçekleşen bir süreç olmayabiliyor. Bu noktada da olabildiğince erken yardım almak kritik önem taşımakta. 

Yaşanan afetler veya bireysel yaşanmışlıkların ardından yakınlarınıza destek olabilmek adına “Yakınlarınıza Destek Olabilmeniz İçin Basitleştirilmiş Psikolojik İlk Yardım: Bak, Dinle, Bağ kur (İlişkilendir ve Yönlendir)” veya tanımadığınız kişilere yardımcı olabilmek için “Tanımadığınız Kişilere Destek Olabilmeniz İçin Basitleştirilmiş Psikolojik İlk Yardım: Bak, Dinle, Bağ kur” yazılarımıza da göz atabilirsiniz.

 

Uzman Klinik Psikolog Anıl Demircioğlu

Benzer Makaleler

Tanımadığınız Kişilere Destek Olabilmeniz İçin Basitleştirilmiş Psikolojik İlk Yardım: Bak, Dinle, Bağ kur (İlişkilendir ve Yönlendir)

Tanımadığınız Kişilere Destek Olabilmeniz İçin Basitleştirilmiş Psikolojik İlk Yardım: Bak, Dinle, Bağ kur (İlişkilendir ve Yönlendir)

İlk Yardım
Devamını Oku
Yakınlarınıza Destek Olabilmeniz İçin Basitleştirilmiş Psikolojik İlk Yardım: Bak, Dinle, Bağ kur (İlişkilendir ve Yönlendir)

Yakınlarınıza Destek Olabilmeniz İçin Basitleştirilmiş Psikolojik İlk Yardım: Bak, Dinle, Bağ kur (İlişkilendir ve Yönlendir)

Yakınlarınıza İçin Psikolojik İlk Yardım
Devamını Oku